El emeği, alın teri, göz nuru nice hikâyelerle yoğruldu, boyandı, dokundu: Kilim oldu…
Türkiye, yüzyıllar boyunca edinilmiş bilginin harmanlandığı ve yaşadığı bir coğrafyada yer alır. Kuşaktan kuşağa aktarılan önemli değerlere ve kültürel mirasa sahiptir. Her kilimde, her çözgüde, her düğümde bir uygarlığın dünü vardır.
Atalarımızdan kalan birçok değer, gelenek ve inanışımız kilimlerde yanış olmuştur. Kilimlerimizdeki tüm motiflerin bir anlamı ve anısı vardır. Üzüntüler, sevinçler, istekler hep kilimlere aktarılmış, kilimlerde dile gelmiştir.
“Kilim aslında dokuyan kadının hayatıdır. Acısını, hüznünü, çilesini, sevincini, mutluluğunu, huzurunu, isteğini renklere ve yanışlara vuruşudur. Kilim; kadının sesidir, dilidir, öyküsü kilimde bellidir. Kültürel miraslarımızla birlikte kilim dokuma kültürümüz de geçmişten, geleceğe aktarılması için insanlığa emanettir.”